İçerikler
Avrupa’nın en eski üniversiteleri zamanın ötesinde kurumlardır ve bu sınavı çoktan geçmişlerdir. Neredeyse çoğu Orta Çağ’da kurulmuş olsa bile dünyanın en prestijli üniversiteleri arasında olma unvanını kaybetmemişlerdir. Bu üniversiteler yüzyıllar boyunca bilimin, felsefenin ve kültürün gelişmesinde önemli rol oynamıştır. Buna ek olarak yalnızca akademik kurumlar değil, aynı zamanda Avrupa tarihinde düşünsel dönüşümlerin merkezleri olmalarıyla da tarihte önemli yere sahiplerdir. Avrupa’nın akademik mirasının omurgasını oluşturur. Yüzyıllar boyunca geçirdikleri dönüşümlere rağmen, bugün hâlâ bilgi üretiminin ve entelektüel ilerlemenin en önemli merkezleri arasında yer almaktadırlar.

Bologna Üniversitesi
Tarihin en eski üniversitelerinden olan Bologna Üniversitesi 1088 yılında İtalya’da kurulmuştur. Başlangıçta hukuk alanlarına yönelen üniversite; 12.–13. yüzyıllarda hukuk eğitimiyle Avrupa’nın dört bir yanından öğrencileri ve öğretim üyelerini çekmiştir. Yaklaşık 1200 civarında tıp ve felsefe fakülteleri kurulmuş; tıp fakültesi özellikle 13. yüzyılda insan diseksiyonu uygulamalarını canlandırmasıyla ün kazanmıştır. Üniversite, Orta Çağ’dan itibaren “uluslararası topluluk” yapısıyla – farklı “nations” / “milletler” kavramlarıyla örgütlenen topluluklarla – Avrupa’daki modern üniversitelerin öncülerinden olmuştur. Kurulan en eski üniversite olması nedeniyle, “Avrupa’daki üniversitelerin anası (Alma Mater Studiorum)” olarak anılır.
Oxford Üniversitesi
Oxford Üniversitesi’nin kesin kuruluş yılı bilinmese de 1096 civarında öğretim faaliyetlerinin başladığı kabul edilir. 1167’de İngiltere Kralı II. Henry’nin, İngiliz öğrencilerin Paris Üniversitesi’ne gitmesini yasaklaması Oxford’u hızla büyütmüştür. Başlangıçta skolastik düşüncenin önemli bir merkezi olan ve Robert Boyle, John Locke gibi önemli isimlere ev sahipliği yapan okul sonrasında modern bir dönüm noktasına girerek sosyal bilimler, fen bilimleri ve beşerî bilimlerde dünya çapında bir araştırma merkezi hâline geldi.
Paris Üniversitesi
Kesin kuruluş yılı bilinmese de 1150 civarında kurulduğu kabul edilen Paris Üniversitesi, Paris’te özellikle Notre-Dame Katedrali etrafında gelişen katedral okullarının birleşmesiyle oluşmuştur. 1793 yılında, Fransız Devrimi sırasında üniversite “eski rejimin bir sembolü” olarak görüldüğü için kapatılsa da 1806’da Napolyon, modern Fransız eğitim sistemini oluşturdu ve Paris Üniversitesi’ni yeniden düzenledi. 19. yüzyılın yüzyılın sonunda fakülteler yeniden bir araya getirilerek modern Paris Üniversitesi kurulmuştur.
Cambridge Üniversitesi
1209 yılında, Oxford Üniversitesi’nde öğrenciler ile yerel halk arasında yaşanan bir anlaşmazlık sonrası bazı akademisyenler Oxford’dan ayrılarak Cambridge’e geldi, bu topluluk zamanla kurumsallaşarak Cambridge Üniversitesi’ni oluşturdu. Orta Çağ ve Rönesans döneminde teoloji, hukuk, tıp ve sanatlar (liberal arts) temel disiplinler olsa da 19. ve 20. yüzyıllarda Cambridge büyük bir bilim ve teknoloji merkezi haline geldi. Anlaşmazlıktan doğan bu kuruluş yerini kaliteye ve eğitime bırakmış, günümüzde hala en prestijli üniversiteler arasında yer almasının en büyük nedeni olmuştur.
Salamanca Üniversitesi
Kökeni 1134 yılına kadar uzanan ve İspanya’da kurulan Salamanca Üniversitesi başlangıçta bir okul (stadium) olarak faaliyet göstermeye başladı. 1218’de, Kastilya Kralı IX. Alfonso (Bilge Alfonso) tarafından resmi üniversite statüsü verilerek tam anlamıyla bir yükseköğretim kurumu oldu. Salamanca Üniversitesi, Orta Çağ’da özellikle kanon hukuku, sivil hukuk, felsefe, ve teoloji alanlarında Avrupa’nın en saygın merkezlerinden biri haline geldi. Dilbilim alanında çalışmalar yapan ünlü bilgin Antonio de Nebrija, 1492’de ilk modern İspanyolca dilbilgisi kitabını burada tanıttı. Bugün 30.000’den fazla öğrenciye ev sahipliği yapan üniversite Salamanca şehri ile birlikte UNESCO Dünya Mirası Alanı statüsüne sahiptir.

Padova Üniversitesi
Kuruluş sloganı “Universa Universis Patavina Libertas” (Padova evrensel özgürlük sunar) olan Padova Üniversitesi 1222 yılında İtalya’da kuruldu. Orta Çağ’dan itibaren akademik özgürlük ve entelektüel bağımsızlık üniversitenin temel ilkeleriydi. Galileo Galilei, 1592–1610 yılları arasında burada matematik ve fizik profesörlüğü yaptı ve astronomik gözlemlerinin bir kısmını burada gerçekleştirdi. 19. yüzyıldan itibaren bilim, mühendislik, sosyal bilimler ve hukuk alanlarında büyüdü ve bugün İtalya’nın en büyük ve en prestijli üniversitelerinden biri haline geldi.

Napoli Federico II Üniversitesi
1224 yılında, Kutsal Roma-Cermen İmparatoru ve Sicilya Kralı II. Frederick tarafından İtalya’da kurulan Napoli Federico II Üniversitesi, Avrupa’nın hâlâ faaliyette olan devlet destekli ilk laik üniversitesidir. Bologna ve Paris gibi üniversitelerden farklı olarak, öğrencilerin ya da kilisenin değil kraliyet otoritesinin gözetimindeydi. 70.000’den fazla öğrencisi ile İtalya’nın en büyük üniversitelerinden biridir.

Siena Üniversitesi
1240 yılında kurulan Siena Üniversitesi İtalya’daki en eski devlet destekli üniversitelerinden biridir. İlk dönemlerde özellikle hukuk, tıp ve Latince edebiyat alanlarında eğitim veriyordu. Siena, Orta Çağ boyunca güçlü bir ticaret ve finans şehri olduğu için üniversite de zengin şehir yönetimi tarafından desteklendi. Günümüzde İtalya’nın en saygın orta ölçekli araştırma üniversitelerinden biridir.

Macerata Üniversitesi
1290 yılında Papa IV. Nicholas tarafından İtalya’da kuruldu. Başlangıçta hukuk eğitimiyle ün kazandı; hem kanon hukuku hem de sivil hukuk alanlarında önemli bir merkezdi. Macerata, İtalya’da hümanist eğitim geleneğini güçlü tutan üniversitelerden biridir. Orta büyüklükte, araştırma odaklı, beşerî ve sosyal bilimlerde uzmanlaşmış bir kurumdur.
Coimbra Üniversitesi
Coimbra Üniversitesi, 1290 yılında Portekiz Kralı I. Dinis (Dionisio) tarafından “Studium Generale” statüsü ile kuruldu. Başlangıçta Lizbon’da kurulmasına rağmen, siyasi ve idari sebeplerle üniversite birkaç kez Lizbon ve Coimbra arasında taşındı. Son olarak Coimbra’da kendine yer buldu ve şehri Portekiz’in entelektüel ve kültürel başkenti hâline getirdi. Üniversite, geleneksel öğrenci kültürü (“praxe”, siyah pelerinli öğrenciler) ile ünlüdür. 20. yüzyılda sosyal bilimler, psikoloji, eğitim, mühendislik ve teknoloji alanlarında fakülteler kuruldu. Coimbra Üniversitesi ve çevresi 2013 yılında UNESCO Dünya Mirası olarak tescillendi.
Uzun zaman önce kurulmuş olmasına rağmen, bilgi üretiminin merkezinde yer almasında, modern bilim ve akademik metodolojinin şekillenmesinde rol oynamasından ve tarihsel otoriteye sahip olmasından dolayı günümüzde bu üniversitelere talep hala çok fazladır. Diplomalarının dünyada geniş kabul alanına sahip olması, mezunların yüksek standartlara sahip olarak değerlendirilmesi ve öğrencilere benzersiz bir öğrenme ortamı yaratmasından dolayı eski diye tanımlanmaktan ziyade kaliteli ve tecrübeli eğitim kurumları olarak değerlendirilmektedir.
Pisa Eğitim Danışmanlık İtalya’da bulunan devlet ve özel üniversitelerle birlikte çalışmakta ve öğrencilerin bu üniversitelere kayıtlarını yapmaktadır. İtalyan üniversiteleri hakkında detaylı bilgi almak ve başvuru, kayıt işlemleri, vize ve oturma izni ve konaklama hizmetlerini öğrenmek için +90 212 544 24 15 ve +90 542 123 24 15 numaralarıdan bizi arayabilir veya Öğrenci Başvuru Formu’nu doldurabilirsiniz.











